Culman Arcanus
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.


Kurgu 1. Bölüm; Hiçliğin Çığlığı
 
AnasayfaAnasayfa  KapıKapı  Latest imagesLatest images  AramaArama  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  

 

 Madeleine Roy

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Anitchka L. Kronskaya
Banshee (Ölüm Perisi)
Anitchka L. Kronskaya


Mesaj Sayısı : 6
Kayıt Tarihi : 30/04/09

Madeleine Roy Empty
MesajKonu: Madeleine Roy   Madeleine Roy EmptyCuma Mayıs 01, 2009 9:35 pm

Fazla soğuk sayılmayacak, sisli garip bir akşam üstüydü. Gökyüzü güneşin kızıl ışıklarıyla kaplanmış olsa da hava, geceye alışırcasına soğuyordu. Etraf ıslak toprak kokuyor, ileride mezarlık görevlisi ağaçları suluyordu. Nedense bir alışkanlık haline gelmişti buraya gelmek. Her pazartesi, aynı mezarlık, aynı mezar ve aynı çiçekler. Madeleine Roy'un küçük mezarı binlerce papatyayla doluydu. Hepsini her geldiğinde demet demet Anitchka getiriyordu. Ölüm perisi olmanın en büyük zorluğuydu bu, ruhsal bir varlık olsa da üzülüyordu.Bu kızı, 12 yaşındaki Madeleine'yi, ona kısaca Mado diyordu öldürürken de tam olarak bu duyguyu hissetmişti. Küçük kız hayata gözlerini kapamadan önce büyülü sözleri söylerken Mado, uykuya dalar gibi gözlerini kapatmıştı. En son duyduğu ses Anitchka'nın parlak, hüzünlü ve yumuşak sesiydi. Günlerce ağlamıştı, çoğu kez ölmek istedi, mümkünmüş gibi. O kızın neden öldüğünü bilse de, neden ölmesi gerektiğini bilmiyordu. Evet, kanser olması normaldi. Bu yüzden ölmüştü, beynindeki büyük tümörden. Bu zamanlarda biri hastalandığında mutlaka ölürdü, tıbbın işe yaramadığı yerde ölüm perisi görevi devralırdı. Ve Mado için de aynısı olmuştu.

Küçük kız ölürken saçlarını okşamıştı Lizaveta, parlak, sapasarı ipeksi saçları vardı. Mezara girerken de son kez görünen vücut parçası saçlarıydı.. Yatağının başında bekliyordu Lizaveta. Mado ölüme doğru sürükleniyor, oda büyük bir karmaşa ve büyüyle doluyordu. Lizaveta istese de ayrılamazdı bu odadan, ölüm onu buraya bağlıyordu. Mado'nun kalbindeki tüm duraklamaları, pes etmeleri ve iflas etmeleri hissediyordu. Bu yüzden kızı için yemek yapmaya çalışan annesi Josephiné'den çok daha üzülmüştü o öldüğünde. Annesi Lizaveta'yı hissediyordu, ölümün evi doldurduğunu biliyordu. Mado'nun abisi kardeşi için üzülüyordu. Keşke ölüm bu kadar güzel olmasaydı, Anitchka'ya baktıkça işte tam olarak bunu düşünüyordu. Anitchka anılarını tekrar yaşarken her zamanki gibi oturdu mezarın taşına. Çiçeği bıraktı Madeleine Roy yazan beyaz mermerin dibine.

Arkasında bir ayak sesi duydu, onu göremediklerini bilse de korkuyor ve tedirgin oluyordu. Yavaşça arkasına döndü, o sırada şiddetle esen bir rüzgar sarı saçlarını uçuşturdu. Gelen Jacques'tı. Mado'nun ağabeyi. Ölümün izi her ne kadar kalmış olsa da artık ölüm onların yakınlarında değildi. Bu yüzden Jacques Anitchka'yı göremiyordu. Yine de ölüm perisi mırıldandı
" Jacques.. " Keşke onu duyabilseydi.. Bu isteğin bir ölüm istemekle eş anlamlı olduğunu unutuvermişti. Bazen birini öldürdüğünde kendisini suçlu hissederdi. Oysa onun görevi ölümün bulunduğu yerde bulunmak ve izlemekti. Başka hiçbir şey bilmiyordu yaptığı şeyle ilgili. Kendisini yine suçlu hissediyordu, keşke Mado'nun ailesini teselli edebilseydi, özellikle önünde onu görmediği için çekinmeden ağlayan Jacques'ı. Suçlulukla kalktı oturduğu yerden, Jacques'a sarılma istediğini kendisinden uzaklaştırarak mezarlığı terk etti.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Madeleine Roy
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Culman Arcanus :: Büyülü Mekanlar :: Godric's Hollow :: Godric's Hollow Mezarlığı-
Buraya geçin: